Konut kira sözleşmeleri alanında, Türk Borçlar Kanunu (TBK) çerçevesinde son dönemlerde önemli değişiklikler yürürlüğe girmiştir. TBK m.344 uyarınca kira bedeli artışları kural olarak TÜFE’nin 12 aylık ortalamasını geçemez; ancak yüksek enflasyon karşısında 2022’den itibaren uygulanan geçici bir düzenlemeyle konut kiralarına %25 oranında artış sınırı getirilmişti. Dolayısıyla yenilenen kira döneminde ev sahibi en fazla %25 zam yapabilirdi; bu oranın üzerinde bir artış kararlaştırılmış olsa bile kanunen geçersiz sayılacak ve fazla ödemeler iade edilebilecekti. Bu sınırlama 1 Temmuz 2024 tarihinde sona ermesine rağmen etkisini hala sürdürmektedir.
Kira hukuku uyuşmazlıklarında 2023 itibarıyla zorunlu arabuluculuk dönemi başlamıştır. 5 Nisan 2023 tarihli 7445 sayılı Kanun’la, 1 Eylül 2023’ten itibaren kira ilişkisinden kaynaklanan davalarda dava açmadan önce arabulucuya başvurma şartı getirilmiştir. Artık kira alacağı, kira bedelinin tespiti, tahliye talebi gibi konularda ev sahibi ve kiracı, öncelikle arabuluculuk sürecini tamamlamak zorundadır. Bu süreç, taraflara hızlı ve dostane çözüm imkânı sunmaktadır; nitekim uygulamanın ilk iki ayında yaklaşık 11.544 uyuşmazlıkta taraflar arabulucu huzurunda anlaşmaya vardığı bilinmektedir.
Buna karşın, son dönemde özellikle fahiş kira artış talepleri nedeniyle tahliye davalarında ciddi bir artış yaşanmaktadır. Adalet Bakanlığı verilerine göre “kiralananın tahliyesi” konulu dava dosyalarının sayısı 2023 yılında 91 bini aşmış, 2024 yılında ise 127 binin üzerine çıkmıştır. Yargı mercileri, bu uyuşmazlıklarda hakkaniyeti gözeten bir denge kurmaya çalışmaktadır.
Öte yandan geçtiğimiz senenin son aylarında yapılan düzenlemelerle birlikte kira sözleşmelerinin e-devlet üzerinden yapılabilmesinin de yolu açılmıştır. Ayrıca yakın dönemde gerçekleştirilen düzenlemelerle bu hizmet emlakçılara da açılmıştır.
Tüm bu gelişmeler ışığında, kira sözleşmelerine dair çıkabilecek her sorunda güncel gelişmeleri takip eden bir avukat ihtiyacı açıktır.
Yorum Yaz